Bilişsel işlev kaybı, hafıza zayıflığı, Alzheimer gibi nörodejeneratif hastalıklar hep 65 yaş sonrasını ilgilendiren problemler olarak görülür. Oysa ki, 65 yaşındaki beyin sağlığımızı 20’li yaşlarda oluşturmaya başlarız. Beynimizi ne kadar aktif tuttuğumuz, nasıl beslendiğimiz, ne kadar uyuduğumuz, sosyalleşme sıklığımız gibi pek çok faktör, yaşlanan beynin sağlığında karar vericilerdir. Erken yaşlardan itibaren uygulamaya başlayacağımız bazı stratejiler, beynimizi her yaşta genç ve sağlıklı tutmamızı sağlayabilir… İşte yaşlara göre dikkat edilmesi gerekenler…
12-20 YAŞ ARASINDA
Ergenlik boyunca ne kadar çok alanda uğraş bulursanız, beyin kapasiteniz o kadar büyür, sinir bağlantılarınız o kadar güçlenir. Bu yüzden, bu yaş aralığında müzik, spor, dil, matematik gibi birçok farklı alanda aktif olmak önemlidir. Araştırmalar, okul haricinde spor, sanat gibi farklı uğraşıları olan çocukların beyin gelişimi ve başarı oranlarının daha iyi olduğunu göstermektedir. Bu yaş aralığında oluşan bağlantılar, her yaşta bilişsel işlevinizi artırır ve hatta ileride bunama riskinizi bile azaltacaktır.
20’Lİ YAŞLARDA
Yirmili yaşlarda, kendinizi oldukça sağlıklı, enerji dolu ve korkusuz hissedersiniz. Gelecekle ilgili fazla endişe duymazsınız. Ancak, kendinizi “hiçbirşeyden etkilenmez” sanmanız kötü bir yanılgıdır. Alkol, sigara ve keyif verici madde kullanımı bu yaşta yaygındır. Ayrıca, uykusuz geceleriniz, kötü beslenme alışkanlıklarınız da olabilir. Tüm bu kötü alışkanlıklar, vücuda ve beyne zarar verir.
Böyle bir yaşam tarzının vergisini ileride sağlıksız erken yaşlanan, unutkan, konsantre olamayan, öfkeli, bunama gibi hastalıklara açık bir beyinle ödersiniz. Bu yüzden sağlıklı bir yaşam tarzını 20’li yaşlarda edinin. Sağlıklı bir kiloyu koruyun, sağlıklı gerçek yiyeceklerle beslenin, kötü alışkanlıklardan uzak durun, düzenli uykunuzu alın ve düzenli olarak yüksek kaliteli bir multivitamin ve balık yağı takviyesi alın.
30’LU YAŞLARDA
Beyin sağlığınızı ilerde korumak için son dönemeç dönemine girmiş durumdasınız. Bir toparlanmaya gidilmezse, artık 40’lı yaşlara gelindiğinde beyin eskisi gibi çalışmayı bırakır. Otuzlu yaşlarındaki kişilerin, iyi sağlık alışkanlıklarını 20’li yaşlardan itibaren devam ettirmesi, kilolarını yönetmeleri, düzenli multivitamin, balık yağı ve düşükse D3 vitamin takviyesi almaları ve stres seviyelerini azaltmaları gerekir. Ayrıca, 20’li yaşlar gibi her şey sizi heyecanlandırmasa da, tutkuyla sevdiğiniz aktiviteleri ne olursa olsun devam ettirmeye çalışın. Özellikle bir sporla, sanat dalıyla, müzikle uğraşma gibi aktiviteler hem bilişsel kapasitenizi geliştirir, hem de daha sağlıklı ve pozitif bir birey olmanızı sağlar. Tabii bura en önemli noktalardan biri de sosyalleşmenizdir. Artık yoğun okul ve yeni iş temponuzu geride bıratkığınız, hayatınızın rutin düzene oturduğu yaşlardasınız. Bundan sonraki yaşamınızda daha fazla arkadaş ve sevdiklerinize zaman ayırmalı bol bol kahkaha atmalı eğlenmelisiniz.
40’LI YAŞLARDA
40’lı yaşlarda kötü kararlarınız sağlığınıza daha etkin ve şiddetli bir şekilde yansır. Bu yaşları bir değişim fırsatı olarak görün ve beslenmenizden, egzersizinize; uyku düzeninizden, stres seviyenize kadar her konuda sağlıklı planlamalar yapın ve muhakkak uygulayın. Ayrıca, düzenli doktor muayenelerine başlama zamanınız geldi, kilonuzun, kan basıncınızın, kolesterolünüzün ve kan şekerinizin uygun seviyelerde olduğundan emin olun. Stresliyseniz, magnezyum seviyeleri düşeceği için fazla miktarda yeşil yapraklı sebze tüketmek ve günlük takviye almak önemlidir. Magnezyum kasların rahatlaması, uyku ve hormon düzeni için hayati öneme sahiptir. Yeni hobiler, sosyal çevreler ve hayaller edinin. Beyninizi zihinsel egzersizle zorlayın. Aerobik ve güç egzersizi yapın.
50’Lİ YAŞLARDA
Özel günler, alışveriş listeleri, yollar, telefon numaraları… Hepsini ezberlemeye çalışın ve kendinize ufak görevler verin. Mesela yaptığınız alışveriş listesini ezberleyin ve günün sonunda ne kadar iyi hatırladığınızı görün. Tekrar markete yürümeniz gerekiyorsa sorun değil, daha fazla egzersiz daha sağlıklı beyin! Ayrıca, az önce duyduğunuz, okuduğunuz veya hakkında düşündüğünüz bir şeyi yeniden hatırlamak istiyorsanız, yüksek sesle tekrarlayın veya yazın. Bu şekilde, hafızayı veya bağlantıyı güçlendirirsiniz. Araştırmalar, parmak uçlarınızdaki sinir hücrelerinin yoğun bölgelerini çalıştırmanın beyni doğrudan uyardığını gösteriyor. El-göz koordinasyonunuzu meşgul eden herhangi bir parmak ucu etkinliği; piyano çalmak, örgü örmek, fırçayla resim yapmak, kalemle yazı yazmak beyindeki bağlantıları iyileştirir ve bunama riskini azaltır.
60 VE SONRASI YAŞLARDA
Emeklilikle birlikte hem fiziksel hem de zihinsel faaliyetlerde büyük bir yavaşlama görülüyor. Bu da beynin işlev kaybını arttırır, sizi bunamaya karşı zayıf hale getirir. Emekli olmak hiçbir şey yapmamak anlamına gelmemelidir. Emekli olmak, kendi isteklerinize, sağlığınıza, hobilerinize, sosyal çevrenize, hayallerinize, seyahatlerinize daha fazla yönelmek için fırsat zamanı olmalıdır. Bir değişiklik yaparak Akdeniz diyetine başlayabilirsiniz. Hep içinizde kalan okumak istediğiniz bir kitabı okuyabilirsiniz. Eşinizle hiç görmediğiniz yerleri seyahate çıkabilirsiniz. Bol bol sevdiklerinizle bir araya gelip huzurlu saatler geçirin, kahkaha atın. Unutmayın zinde yaşlı popülasyonun en önemli ipucu kahkaha atmak sevdikleriyle geçirdikleri zamanlardır. İleri yaştaki insanlar B12 vitamini eksikliğine meyillidir, beyin fonksiyonlarının ve vücudumuza oksijen taşıyan kırmızı kan hücrelerinin üretilmesi, onarılması için sinirlerin desteğe ihtiyacı var. B12 vitamini eksikliği aynı zamanda kalp, beyin ve kemiklerde zararlı etkilerin oluşumuyla ilintili olan homosisteininin oluşmasına da neden olabilir. Bir multivitamin ile birlikte ya da B vitamini kompleksi olarak B12 alabilirsiniz.