19FortyFive’ın haberine göre, İsrail, Hindistan ve Pakistan dışında, NPT anlaşması her ülke tarafından imzalandı. İsrail, işgal ederek aldığı bölgesel konumu nedeniyle 1950’den itibaren nükleer güçleri keşfetmeye yöneldi.
İsrail’in 1948’de kurulduğunu iddia etmesinin ardından, birkaç yıl sonra ilk başbakanı olan Ben Gurion nükleer güçlerin peşinden gitmek için kritik bir karar verdi.
İsrailli tarihçi Avner Cohen’e göre, “Ben Gurion’un nükleer projeyi başlatma kararlılığı, iyi düşünülmüş bir planın değil, stratejik sezgisinin ve takıntılı korkuların sonucuydu. İsrail’in bir silahlanma yarışında Araplarla daha fazla rekabet edemeyecek olması ve aşırı askeri bir acil durumda son çare olarak nükleer silahlara ihtiyaç duyduğuna inanıyordu.” ifadelerini kullandı.
Başlangıçta İsrail ve Fransa arasında ortak bir çaba olan Jericho projesi olarak adlandırılan bu proje, 1973’te iki aşamalı katı yakıtlı Jericho I füzesini üretti. Herhangi bir tehlikede son çare olarak Jericho I füzelerine nükleer silahların yüklendiğinden şüpheleniliyor, ancak İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) bunu hiçbir zaman doğrulamadı.
İsrail’in nükleer silah belirsizliğinin, rakiplerinin nükleer güç eksikliğine bağlandığı söyleniyor. Geçen yıl, İsrail 2007’de Suriye’de şüpheli bir nükleer reaktörü devre dışı bıraktığını doğruladı. 1981’de İsrail jetleri Irak hükümeti tarafından Bağdat yakınlarına inşa edilen bir nükleer reaktörü imha etmişti.
İran’ın bir sonraki nükleer silah devleti olma yolundaki söylentiler, İsrail’in nükleer şeffaflık politikasını zayıflatabilir. İsrail’e göre düşmanının nükleer güç kazanması işleri değiştirebilir.
STOKLAR VE GÜNCEL DURUM
Uzmanlar, Yahudi devleti olan İsrail’in güncel olarak 90 plütonyum bazlı nükleer savaş başlığına sahip olduğunu ve gerekli durumlarda stoğunda 100-200 civarında silah geliştirmeye yetecek kadar plütonyum bulunduğuna inanıyor.
İsrail Savunma Kuvvetleri tarafından 2019’da gerçekleştirilen bir “roket motoru tahriki” fırlatmasının Jericho-3 füze varyantının bir testi olduğundan şüpheleniliyordu. Eğer bu durum doğruysa yeni Jericho varyantının, fırlatıldığında İran topraklarına kolayca ulaşabilecek yaklaşık 4.000-6.000 kilometrelik bir menzile sahip olduğu bildiriliyor. Ek bazı kaynaklar da Jericho 3’ün 750 kg’lık bir nükleer savaş başlığı ile donatıldığına inanıyor.
Hiçbir zaman doğrulanmamasına rağmen, İsrail’in nükleer cephaneliğinin varlığı, dünya çapındaki askeri ve endüstri uzmanları tarafından geniş çapta kabul ediliyor. İran’ın nükleer yetenekleri yaklaştıkça, İsrail’in alenen nükleer duruşu değişebilir.