TBMM Dijital Mecralar Kurulu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, “Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımız, AK Parti Kümemizle birlikte Kurulumuz ortak bir çalışma içerisinde. Değerlendirmelerimiz devam ediyor. Toplumsal medyaya giriş yaşıyla ilgili bir düzenleme yapacağız.” dedi. Yayman, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Kurulun dijital gündemle ilgili ağır bir mesai içerisinde olduğunu lisana getirdi. Kurulun 2025 yılında gerçekleştireceği çalışmalara ait bilgi veren Yayman, AK Parti Küme Lideri Abdullah Güler ile görüştüklerini belirterek, “İnşallah 2025 yılı gündemimizde ‘dijital telif maddesi’nin bir an evvel çıkması var. Artık emek hırsızlığı, bizleri kelamın bittiği yere getirdi.” tabirlerini kullandı.
Bir taraftan “5N 1K” kuralıyla çalışan gazetecilerin olduğunu anlatan Yayman, öbür tarafta ise bu gazetecilerin emekleri üzerinden etkileşim almaya çalışan, “emek hırsızlığı yapan, copy paste gazeteciliği ile aslında kendisine gazeteci bile denmeyen” insanların yaptığı bir faaliyetin bulunduğunu belirtti.
Yayman, etkileşim almak için her türlü absürtlüğü yapan anlayışa asla katılmadıklarını, dijital telif gündemini olmazsa olmaz bir öge olarak gördüklerini söyledi.
Sosyal medya kullanımında yaş hududuna ait tartışmalara dikkati çeken Yayman, şöyle konuştu:
“Tavrımız net, bu bahiste siyasetçiler karar vermeyecek, bilim insanları, psikiyatristler, uzmanlar karar verecek lakin toplumsal medyanın yıkıcı tesirinin bu kadar öne çıkmasını hakikat bulmuyoruz. Bir taraftan kumar, oyun siteleri, başka taraftan etkileşim almak uğruna yapılan absürt içerikler ailemizin temeline dinamit koymakta, gençlerimizin geleceğini çalmakta. Biz bunu asla kabul etmiyoruz. Ulusal Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızla, AK Parti Kümemizle bir arada Komitemiz ortak bir çalışma içerisinde. Değerlendirmelerimiz devam ediyor. Toplumsal medyaya giriş yaşıyla ilgili bir düzenleme yapacağız. Kesinlikle aileyi, çocuğu korumak istiyoruz. Bununla ilgili de 13 yaşsa 13 yaş,16 yaşsa 16 yaş. Ailelerimizden bize yapılan müracaatta, öğretmenlerimizle yaptığımız değerlendirmelerde daha çok 13 yaşın öne çıktığını görüyoruz. Bu noktada buna siyaset kurumu değil uzmanlar karar verecek.”
Hüseyin Yayman, Kurul olarak 2025 yılında dijital platformların temsilcilerini dinlemeye devam edeceklerini bildirerek, birinci olarak Netflix’in dinleneceğini kaydetti. Yayman, Kurula, Aile ve Toplumsal Hizmetler ile Ulusal Eğitim bakanlarının da geleceğini söz etti. Suriye’deki gelişmelere dikkati çeken Yayman, Suriye’de asla bir “Teröristana” ya da “Davut Koridoru”na müsaade edilmeyeceğini belirtti.
Yayman, Suriye’de, ulusal iradenin tecelli etmesini değerli bulduğunu vurgulayarak, kapsayıcı bir idare modelinin Suriye için çok değerli olduğunun altını çizdi.
“DEM PARTİ ÜZERİNE DÜŞEN TARİHİ SORUMLUĞU YERİNE GETİRMELİ”
Yayman, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim’de partisinin TBMM Küme Toplantısında yaptığı davet ve sonrasında yaşanan gelişmeleri de kıymetlendirdi.
Suriye’de yaşanan gelişmelerin Devlet Bahçeli’nin nasıl bir kehanetle konuştuğunun ispatı olduğuna işaret eden Yayman, gelişmeleri olumlu gördüğünü vurguladı.
Yayman, Türkiye’nin terörden çok acılar çektiğini anımsatarak, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Şehit analarının ağlamaması, Türkiye’nin bu terör belasından kurtulması için Sayın Bahçeli’nin çağrısı tarihsel ehemmiyettedir, ezberleri bozmuştur, duvarları yıkmıştır. Bir manada turnusol, samimiyet testidir. Çok pahalıdır. 1990’lı yıllarda Türkiye terör belası ile boğuşurken bir TV kanalında merhum Alparslan Türkeş’in, DAİMA milletvekili Leyla Zana’ya ‘Kızım bir sorunun olursa beni orta, her vakit arayabilirsin.’ halinde tabiri vardır. Aslında dünden bugüne Bahçeli’nin tutumu çok nettir. Ahmet Türk ile söyledikleri tarihe geçer niteliktedir. Önümüzdeki günlerde hoş gelişmeler olacaktır. Burada artık kelam sırası DEM’dedir. DEM Parti üzerine düşen tarihi sorumluğu yerine getirmelidir. PKK terör örgütünün silah bırakması ve Türkiye’de hareketlere artık son vermesi noktasında daha cüret verici hal içinde olmalıdır. Bugün tarihte ilk defa DEM Parti, Devlet Bahçeli’yi ziyaret etmektedir. Bu, milletimizin görmek istediği bir harekettir, haldir.”
Hüseyin Yayman, bir gazetecinin, “Öcalan’dan gelen bildiride, ‘adres Meclis’ vurgusu vardı. Silah bırakma daveti gelmedi. Onun vakte yayılması mı kelam konusu?” sorusu üzerine, Bahçeli’nin başlattığı sürecin nasıl bir devlet aklının ortada olduğunu gösterdiğini söyledi.
Yayman, kelamlarını şöyle tamamladı:
“O gün Devlet Bahçeli’ye kızanlar, itiraz edenler, Meclis kürsüsünden ip atanlar, Suriye’de yaşanan gelişmelerden sonra herhalde bu davetinin ne kadar tarihi bir ehemmiyete sahip olduğunu daima bir arada anlamışlardır. Sayın Bahçeli çağrısını yapmıştır, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan bu hususta niyetlerini lisana getirmiştir. Terörist başı Abdullah Öcalan bir açıklama yapmıştır. Artık sıra DEM Parti’dedir. DEM Parti’nin bu tarihi sorumluluğunu yerine getirmesi gerekmektedir. Şubat ayı içerisinde artık Türkiye’de silahların bırakılacağı bir iklimin, silah tesliminin ve PKK terör örgütünün Türkiye’de artık hareket yapmayacağının gündeme geleceğini, değerli bir provokasyon olmazsa her şey yolunda ilerlerse şubat ayı içerisinde çok kıymetli gelişmelerin olacağını görüyorum. Türkiye tarihini sahiden olumlu tarafta değiştirecek, Türkiye’nin ileri atılımlar yapmasını sağlayacak bir ekip gelişmelerin olacağını görüyorum.”