Coronavirüsün neden olduğu Covid-19 hastalığı başta solunum yolu olmak üzere tüm vücudu etkisi altına alabiliyor ve çok ciddi sonuçlara yol açıyor. Ancak aşılar sayesinde hastalıkla mücadelede etkili sonuçlar alınıyor. Buna rağmen aşıların ne kadar etkin ve güvenli olduğuna dair tartışmaların da ardı arkası kesilmiyor. İşte bu konuda akılları kurcalayan sorular ve Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Çağrı Büke’nin yanıtları…
1 – Üçüncü doz gerekli mi?
Şu an için Omicron varyantı ile oluşan hastalığın ilk veriler ışığı altında Delta varyantınına göre daha hafif olduğu yönünde. Ancak bu varyantın oluşturacağı hastalığın seyrine ilişkin kesin net bir şey söylemek için henüz erken. Pfizer-BioNTech, Moderna ve Astra Zeneca’nın ürettiği Covid-19 aşılarının etkilerine ilişkin yeni yapılan bilimsel araştırma sonuçlarına göre; Delta varyantının yüzde 1.8 oranında hakim olduğu dönemde tam doz (en az iki doz) olarak yapılması sonucu söz konusu aşıların Covid-19’a karşı etkileri ortalama yüzde 93.4 iken, Delta varyantının hakim olduğu dönemde aşıların etkinliğinin ortalama yüzde 85.3’e düştüğü saptanmıştır. Eldeki yeni veriler, 3. doz aşı sonrası Omicron’a karşı koruyuculuğun artabileceğini gösteriyor. Dolayısıyla hatırlatma dozunun 2. dozdan sonra en geç 3 ay sonra yapılması yararlı olacaktır.
2 – Coronavirüsten sadece aşıyla korunabilir miyiz?
Mevcut Covid-19 aşılarının hiçbirisi aşılanmış bir kişiye virüsün bulaşmasını tam olarak önleyememektedir. Dolayısıyla virüsün bulaşmasının engellenmesinde; doğru maskenin doğru şekilde kullanılması, mesafe ve hijyene çok dikkat edilmesi gerekmektedir. Ancak aşının ağır hastalık oluşumunu ve hatta ölüm gelişimini önlemede yüksek etkinlikte olduğu unutulmamalıdır.
3 – Anne karnındaki bebeğe zarar verir mi?
Hamilelikte Covid-19 ağır seyretmektedir. Acil kullanım onayı alan aşılarla ilgili yapılan çalışmalarda, aşının hamilelikte ve hamileliğin hemen her döneminde kullanımı sonucu ek bir zarara yol açmadığı ve kullanımının güvenli olduğu ortaya konmuştur.
4 – Kısırlığa neden olur mu?
Çocuk doğurma çağında olan kadınlarda Covid-19 aşılarının kısırlığa yol açtığına ilişkin hiçbir kanıt olmadığı gibi, hamile kalmada önemli rol oynayan ve aşılarda olduğu iddia edilen sinsitin-1 hiçbir Covid-19 aşısında bulunmamaktadır. Dolayısıyla Covid-19 aşıları ile bu yapıya karşı antikor oluşmayacağından Covid-19 aşılarının kısırlığa yol açması kabul
edilen bir durum değildir.
5 – Kan pıhtılaşmasına yol açar mı?
CoronaVac aşısı ile ilgili bildirilen yan etkiler enjeksiyon yerinde ağrı, kızarıklık gibi bilinen yan etkiler olup anafilaksi gibi ciddi alerjik reaksiyon gelişimi son derece nadir olarak bildirilmiştir. Comirnaty aşısı ile geliştiği iddia edilen miyokardit (kalp kası iltihabı)/perikardit (kalp zarı iltihabı) milyonda 27 kişide görülmüş, daha çok genç erkeklerde ve ikinci doz aşıdan sonra ortaya çıkmıştır. Bu da tedavi ile tamamen iyileşmiştir.
Hastalığı geçirenlerde miyokardit/perikardit gelişimi çok daha yüksek oranda görülmektedir. Covid-19’un kanı pıhtılaştırma riski yüksektir. Aşılarda bu risk çok düşüktür. Bu durum daha çok Johnson & Johnson ve AstraZeneca aşıları ile bildirilen ve 1/1.000.000 oranında görülen yan etkidir. Ayrıca Pfizer-BioNTech aşısında bulunan mRNA materyali, genlerimizi oluşturan DNA’mızı değiştiremez. mRNA, insan DNA’sını içeren 46 kromozomun bulunduğu hücre çekirdeğinin içerisine giremez ve yerleşemez. Aşı ile vücuda giren mRNA’nın tanımlanma işlemi yapılır yapılmaz vücut tarafından ortadan kaldırılmaktadır. Yani vücutta dakikalarla tanımlanabilecek sürede yok edilmektedir.
Kimlere yapılmamalı?
Aşının yapılmaması gereken kişiler daha önce Covid-19 aşısı olan ve bu sırada anafilaksi yani ciddi alerjik bir reaksiyon geçiren kişilerdir. Vücut ısısının 38.5 C’yi geçtiği (yüksek ateş) durumlarında ise yüksek ateş kontrol altına alınıncaya kadar, bir de Covid-19 kesin ya da olası tanısı konulan kişilerde akut semptomlar düzelinceye veya izolasyon süresi bitinceye kadar aşı uygulaması ertelenmelidir.