Cem YILDIRIM / ANKARA
Covid-19 salgını ile birlikte çeşitli faktörlerin de ruh sağlığını etkilediğini belirten Türkiye Psikiyatri Derneği Genel Başkanı Doçent Dr. Koray Başar “İşini kaybeden, ayrımcılığa maruz kalan insanlarda antidepresan kullanımı yaygınlaşıyor. Stresle ilişkili ruhsal belirtilerde artış var. Depresyon, anksiyete gibi ruhsal bozukluklar, uyku ve dikkat bozuklukları arttı. Çalışma, eğitim, barınma gibi zorlukların da ruhsal etkileri oldu. Bu kadar kriz yaşanırken insanların stresli olması, kendi başına hastalık değil ama bu durum kontrol edilemeyecek düzeye gelirse, o zaman hastalık ortaya çıkıyor” dedi. Başar şunları söyledi:
ÖN CEPHEDEKİLER: Neredeyse 2 yıla yaklaşan Covid-19 salgını, sağlık çalışanlarını da tükenme riskiyle karşı karşıya bıraktı. Ön cephede savaştıkları için hastalanma riskini yaşadılar. 500 civarında sağlık çalışanını kaybettik Hem bu tempoyla çalışmak hem de maddi-manevi karşılığını alamamak, ciddi zorluklara neden oldu. Sağlık çalışanları ruhsal açıdan da toplumun diğer kesimlerinden daha çok etkilendiler.
RUH SAĞLIĞI: Avrupa’da en düşük psikiyatr sayısına sahip ülkeyiz. Önümüzdeki yıllarda ruh sağlığına erişimle ilgili daha büyük zorluklar yaşayacağız, sağlık çalışanları ve psikiyatristler kamudan ayrılıyor. Bu da devlet eliyle verilen ruh sağlığı hizmetine erişimde büyük zorluklar yaşayacağımız anlamına geliyor. Türkiye, psikiyatri yatak kapasitesi açısından da çok dezavantajlı bir ülke…Toplum ruh sağlığı merkezleri de salgın döneminde eski düzenlerinde çalışamaz hale geldiler.
10 DAKİKADA OLMAZ: Poliklinikte daha çok hasta görünmesini sağlamak için hastalara verilen randevu sürelerinin daraltılması yani bir psikiyatri muayenesinin 5-10 dakika içinde yapılmasının beklenmesi nitelikli uygulamanın da önüne geçiyor. Hem ruh sağlığı bozulabilecek olan kişilere uygulanacak koruyucu hizmetlerin, hem de tedavide aksamalara neden oluyor. Önümüzdeki yıllarda ruh sağlığı hizmetleriyle ilgili yaşanan aksamanın etkilerini göreceğiz.