AYLİN RANA AYDİN- Ulaşımda çevreci ve ekonomik alternatiflere ilgi artarken, bisiklet ve scooter’lar gözde haline geldi. Bisiklet Endüstrisi Derneği (BİSED) Başkanı Metin Cengiz, hem çevreci hem de sağlıklı bir ulaşım aracı olması nedeniyle bisiklet kullanımına ilginin arttığını açıkladı. Salgın dönemindeki bu ilginin bisiklet satış rakamlarında olumlu yansımayı da beraberinde getirdiğini aktaran Cengiz, “En fazla bisiklet ihracatı yapılan ülkeler arasında İskandinav ve Balkan ülkeleri ile Almanya başı çekiyor. 2020 yılında 88 milyon euro olan ihracat gelirlerinin 2021 yılında 133 milyon euro’ya yükselmesi hem yurt içi üretimdeki artış hem de uluslararası piyasalardaki hareketliliğe işaret etmesi bakımından önemli bir veri sunacak” dedi.
BİSİKLET YOLLARI
Türkiye’de son dönemde yıllık 1.7 milyon bisiklet üretildiğini ve satış rakamlarının yüzde 85-90 aralığında olduğunu dile getiren Cengiz, şöyle konuştu: “Yurt içi piyasada en fazla ilgi gören modeller dağ bisikletleri ve çocuk bisikletleri. Avrupa’da ise bugün satılan her iki bisikletten birisi e-bike adı verilen elektrik destekli pedallı bisiklet modelleri. Ülkemizde e-bike segmentinde yıllık satış rakamları henüz 70 bin dolaylarında olsa da Avrupa’daki satış rakamlarında yükselişe baktığımızda birkaç yıl içerisinde e-bike çeşitlerine yurt içinde de ilginin artacağını tahmin ediyoruz.” Cengiz, hem şehir içi hem de şehirleri birbirine bağlayan bisiklet yollarının yaygınlaşmasıyla birlikte bisiklet kültürünün gelişmesi ve bisikletli sayısının artması yönünden önemli adımlar olduğunu da açıkladı.
2.5 MİLYON KİŞİ
Bisan CEO’su Ali Orçun Bal ise salgın döneminde şehir içi ulaşımda bisiklet kullanımının 2-3 kat arttığını belirterek, “Pandemiyle birlikte aslında bisikletin hayatımızdaki önemini anlamış olduk. Ülkemizde bugün 2.5 milyona yakın insan bisiklete biniyor. Bisiklet kullanımı artık bir moda değil, sağlık ve çevre sorunlarına çözüm olarak görülen bir gereksinim. Dolayısıyla bu ilginin kalıcı olduğunu öngörüyoruz” ifadelerini kullandı. Elektrikli bisiklete ilginin uygun fiyatlı yolculuk sebebiyle arttığını söyleyen Bal, “Şu anda ülkemizde e-bike satışlarının en yaygın olduğu yerler ise İstanbul, Antalya ve İzmir. Katlanabilir bisikletlere olan rağbetin nedeni ise saklama kolaylığı” diye konuştu.
BinBin CEO’su Kadir Abdik, “McKinsey & Company’nin çalışmasına göre Türkiye’deki mobilite pazarının 55-65 milyar dolar değerinde olduğu belirtiliyor. Türkiye’deki mobilite pazarının 2030 yılına kadar 80 ila 90 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor. Paylaşımlı scooterlar yaklaşık yüzde 80 ile en çok kullanılan araçlar olurken, paylaşımlı bisikletler yaklaşık yüzde 15 ve paylaşımlı mopedler yüzde 5 ile takip ediyor” bilgisini verdi.
Parça teminindeki zorluk yerli üretime yönlendirdi
Gez Mobility Kurucusu Kutlu Çağan Şentürk ise, kiraladıkları scooter’ların bozulan parçalarını temin etme konusunda zorluk yaşamaları sonucunda yerli scooter üretmeye başladıklarını ifade etti. İlk filolarını yurtdışından aldıklarını söyleyen Şentürk, “Vergiler yüksek, yedek parça istiyoruz sertifikaları olmuyor. Bu nedenle ‘biz de kendimiz üretelim’ dedik. Scooter’larımızda yerlilik oranımız yüksek. Scooter’ın beynini biz üretiyoruz, motoru da yurtiçinden bir firmadan alıyoruz” diye konuştu.
Talep kiralamayı canlandırdı
Küçük ev aletlerinin yanı sıra scooter üretimi de yapan Goldmaster’ın CEO’su Sinan Bora, scooter’a talebi kiralamaların canlandırdığını kaydetti. Son tüketicinin ürünleri deneyimleyerek, her dakika ellerinde olabilecek hem hijyen hem de şarjının dolu olacağını bildiği bir scooter’ı sahiplenme ihtiyacı duyduğunu belirten Bora, “Bu da genel pazarın talebini büyüttü. Avrupa düzenlemeleri Türkiye’ye gelmeye başladı. Oradaki kuralların buraya gelmesi durumunda scooter tarafı kendine özel yasalara dönüşmüş olacak” ifadelerini kullandı.