Gaziantep’teki fıstık tacirleri, İstanbul’daki baklavacıların iç fıstık fiyatlarının 440-450 TL arasından alabildikleri yönündeki iddia ve açıklamalarına cevap verdi. Baklavacılara tepki gösteren fıstık tüccarları, iç fıstık fiyatlarının 360-380 TL arasında olduğunu ifade etti.
Gaziantep Fıstıkçılar Sitesi’ne toplanan esnaflar yaptıkları basın açıklaması ile İstanbul’daki baklavacılara tepki gösterdi. Fıstık tüccarları adına konuşan Mehmet Özmen, ”Merkezi İstanbul’da bulunan Baklavacılar Derneğinin yaptığı açıklamanın kamuoyu önünde Antep fıstığı işi ile iştigal eden esnafları suçlayan, zan altında bırakan ve gerçekle örtüşmeyen söylemlerini üzüntü ve hayretler içerisinde takip etmekteyiz. Yaşanan ve yaşanabilecek tüm sorunların çözümü noktasında onları birlikte hareket etmeye ve güç birliği yapmaya davet ediyoruz. Uzaktan afaki söylemler sorunların çözümüne fayda sağlamayacağı gibi kamuoyu önünde karşılıklı suçlamalardan öteye gitmeyecektir. Buda ne sektöre ne de Antep fıstığı üretimine katkı sağlamayacaktır. Ama bizlere karşı yapılan ve artık dozu iyice kaçırılan haksız ithamlarında karşısında duracağımızı belirtmek istiyoruz. Şunun bilinmesini özellikle istiyoruz, fıstık piyasasında stokçuluk diye bir olay olmadığı gibi ürünün piyasa fiyatının yükselmesinden en fazla zararı fıstıkçı esnafı görmektedir. Pandemi sürecinde bütün tarım ürünlerinde girdi maliyetlerine bağlı olarak büyük artışlar yaşanmıştır. Geçen yıl fıstık rekoltesinin düşük olması bu sene don ve dolu zararına rağmen fıstıktaki fiyat artışı diğer tarım ürünlerine nazaran çok daha az gerçekleşmiştir. Ayrıca derneğin iddia ettiği gibi iç fıstık fiyatları 440-450 bandında değil şu an 360-380 TL tutarındadır. Adı geçen dernek fıstık ithalatının serbest bırakılmasını talep etmektedir. Acaba dünya piyasasında fıstığın fiyatını araştırdılar mı? İthal ettikleri ürünü Antep fıstığı olarak kullanabilecekler mi” dedi.
Özmen, tatlıcılar her şeyden önce 1 kilogram baklavaya ne kadar fıstık koyduklarını ve konulan bu fıstığın baklavanın fiyatına etkisinin ne kadar olduğunu açıklaması gerektiğini de ifade ederek, ”Tatlı girdilerinde şekerin, sade yağın, unun ve diğer girdilerin kaç kat arttığını dile getirmeyip sadece fıstığın hedef tahtasına konulmasını samimi bir yaklaşım olarak görmüyoruz. Tatlıcılar her şeyden önce 1 kilogram baklavaya ne kadar fıstık koyduklarını ve konulan bu fıstığın baklavanın fiyatına etkisinin ne kadar olduğunu açıklamalıdır. Baklavaya zam yapmak için fıstığı ve fıstıkçıyı zan altında bırakmak doğru değildir. Tatlıcılar derneği sorunu çözmek istiyorsa aslı niyetleri buysa gelsinler tüm ilgili STK’ların iştirak ettiği ortak bir platform altında birlikte mücadele edelim. Gücümüz yettiğince ürüne destek olmak için hep birlikte uğraşıp ürünün kayıt altına alınmasını sağlayalım. Ürün kayıt altına alınırsa piyasada ne kadar ürün var bunun ne kadarı kimde ne kadarı işlendi ve ne kadarı depoda belli olur. Böylece piyasadaki hareketliliklerin nedeni de ortaya çıkar. Ve daha da önemlisi asılsız ithamlar artık ortadan kalkar” diye konuştu.