Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bülent Akduman, prostat kanserinin uygun ve erken dönemde tespit edilmesi durumunda her türlü tedavisinin mümkün olduğunu bildirdi.
Akduman, gazetecilere yaptığı açıklamada, prostatın akciğer kanserinden sonra kansere bağlı ölümlerde ikinci sırada yer aldığına dikkati çekti.
Prostat kanserinin herhangi bir belirti vermeden görülebileceğini anlatan Akduman, “Hastanın herhangi bir şikayeti olmuyor fakat bütün erkeklerde görülebilen bir kanser bu. 50 yaşın üzerinde en sık gördüğümüz bir kanser.” dedi.
Akduman, konuyla ilgili farkındalığın oluşturulabilmesi için bu haftayı “Prostat Kanseri Haftası” olarak andıklarını belirterek, şunları söyledi:
“Türkiye genelinde 9 merkezde prostat kanseri tarama programı hazırladık. Bu program kapsamında Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinin de içinde bulunduğu diğer üniversitelerde de tarama yapılacak. 50 yaş üstündeki tüm erkeklerin, ailede prostat öyküsü varsa 40 yaş üstü tüm erkeklerin prostat kanseri tarama polikliniğine başvurması gerekiyor.”
Prostat muayenesinin son derece basit olduğunu ifade eden Akduman, çok ağrılı işlem olmadığı için herkesin korkmadan yaptırması gerektiğini kaydetti.
“Çeşitli diyetlerin kanseri önlediğine yönelik ispat yok”
Erken teşhisin önemine işaret eden Akduman, şöyle devam etti:
“Çeşitli diyetlerin önlediğine yönelik çalışmalar var ama çalışmaların neticesi göstermiş ki şu anda tespit edilmiş, ispatlanmış herhangi bir şey yok. Madde kullanımı önerilmiyor. Çok sayıda ilaçlar, vitaminler var ancak bunların hiçbiri prostat kanserini önlemede kanıtlanmış tedaviler değil. Bu nedenle erken teşhis çok önemli. Herhangi semptomu, şikayeti olmayan kişilerin düzenli prostat muayenesi olması önemli. Biz de bu çerçevede tüm halkımıza ücretsiz tarama yapmayı uygun gördük.”
Prof. Dr. Akduman, her 6 erkekten 1’inin prostat kanseri riski taşıdığına dikkati çekerek, “Herhangi bir belirti vermediği için korunmak mümkün olmadığı için tek yapılması gereken düzenli prostat kontrolüdür. Düzenli prostat kontrolü yapılan erkeklerin korkmasında hiçbir neden yok. Uygun ve erken dönemde tespit edildiği takdirde her türlü tedavisi mümkün.” dedi.
Ayakta idrar yapmanın prostat kanserine neden olduğu inanışının yanlış olduğunu dile getiren Akduman, “Ayakta idrar yapmak, prostat kanserine neden olmadığı gibi önleyici bir faktör de değildir, etkilemez. Bazen ‘Kabak çekirdeği yemek, prostat kanserini engeller mi?’ diye soru geliyor. Böyle bir şey de yok, kabak çekirdeğinde doğal östrojenler var. Bu doğal östrojenler Prostat Spesifik Antijen’i (PSA) biraz düşürürler ama kanser önleyici değillerdir.” bilgisini paylaştı.