Günümüzde kronik yorgunluk ve enerji eksikliği gibi nedenlerle kafein içeren yiyecek ve içecekler sıkça tüketiliyor. Kahve de bunlardan biri…

‘Kahvede kafeinin dışında ayrıca başta polifenoller olmak üzere bol miktarda antioksidan madde bulunur. Ancak ölçülü tüketmediğimiz takdirde  sağlığımıza zarar verebilir’ diyen İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, konuyla ilgili şu bilgileri verdi…

İŞTE YAN ETKİLERİ 

Fazla kahve tüketimi; osteoporoz (kemik erimesi ve bu nedenle kemik kırıklarında artış riski), reflü, peptik ülser, gastrit, glokom, hipertansiyon, kalp ritim bozukluğu, uykusuzluk, sinirlilik, huzursuzluk ve kolesterol yüksekliği gibi yan etkilere neden olabilir. Bu yan etkilerin kafeinsiz kahve ile ortaya çıkma ihtimalinin daha az olması da dikkat çekicidir. Kafein vücudu uyarır, bağımlılık yapar ve bütün sistemleri hızlandırarak iştahı açar. Nabız ve tansiyon yükselir, kalpte ekstra sistoller ve ritim bozuklukları oluşabilir.

VÜCUT KİMYASINI BOZAR

Fazla miktarda kafeinin kanserojen olabileceği ileri sürülmüştür ancak bu ispat edilememiştir. Fazla kafein ayrıca kadınlarda fibrokistik hastalığa neden olabilmektedir. Çocukluk ve ergenlik döneminde kafeinli içecek tüketiminin giderek artması, süt tüketiminin azalması da özellikle kemik sağlığına zarar vermektedir. Fazla kafein kısa süreli adrenalin, insülin ve kortizol hormonlarında artışa neden olur, kan şekeri ve enerjiyi artırır fakat sonra vücut kimyasını bozar.

Eğer ölçülü tüketirseniz… 

Kahve düzenli ama dozunda tüketilirse şu faydaları sağlar:

1-Alzheimer ve Parkinson riskini azaltır

Kahve tüketiminin özellikle erkeklerde Parkinson hastalığı riskini azalttığını ortaya koyan bilimsel çalışmalar mevcuttur. Bilindiği gibi sigarada bulunan nikotin ve nikotin ihtiva eden bazı sebzeler (patlıcan, biber, domates gibi) Parkinson hastalığı riskinde azalma ile ilişkili bulunmuştur. Sigara ve yaştan bağımsız olarak kahve erkeklerde Parkinson riskini azaltmaktadır. Günde 3-5 fincan kahve tüketenlerde Alzheimer hastalığı daha düşük oranda ortaya çıkmaktadır.

2-Karaciğer yağlanmasını engeller 

Araştırmalara göre günde 2-3 fincan kahve içenlerde karaciğer yağlanması, kronik karaciğer hastalığı, karaciğer kanseri daha az sıklıkla görülmektedir. Yine günde 4 fincan kahve içenlerde hepatit C hastalığı daha hafif seyretmektedir.

3-Kilo vermeyi sağlar

Birçok çalışmada günde 3 fincan kahve içmenin Tip 2 diyabet riskinde yüzde 30 kadar azalmaya yol açtığı saptanmıştır. Kahvenin içinde bulunan kimyasallardan olan kafein, klorojenik asit gibi bileşikler sistemi hızlandırıp, metabolizmayı uyararak kilo kaybına neden olmaktadır. Günde 2-3 fincan kahve içenlerde diyabet riski daha düşük olarak bulunmuştur.

4-Bağırsak florasına iyi gelir

Kahvede binlerce kimyasal ve çeşitli polifenollerin yanı sıra yüksek miktarda lif vardır. Bu polifenol ve lif birleşimi bağırsak florası için yararlıdır. Yani kahve ılımlı ölçüde tüketildiğinde bağırsak sağlığı için de gerekli bir içecek olarak değerlendirilmektedir. Çay ise bir miktar polifenol içerir ama lif içermez.

 

5-Böbrek taşı oluşumunu azaltır

Kahvede bulunan kafein diüretik etkisiyle idrar yollarını sürekli temizleyip taş oluşumunun önüne geçer. Yapılan bilimsel çalışmalarda kahve içenlerde, kahve içmeyenlere göre taş oluşumu daha az bulunmuştur.