Omicron varyantı etkisini başta Avrupa olmak üzere tüm dünyada hissettirmeye başladı. Corona virüsü salgınının bugüne kadar tespit edilen “en çok mutasyona uğramış varyant” olarak da biliniyor. Omicron varyantı henüz Türkiye’de görülmedi.
OMİCRON VARYANTI NEDİR?
Geçtiğimiz hafta Dünya Sağlık Örgütü yeni varyant B.1.1.529’u ‘endişe verici tür’ olarak sınıflandırdı ve Omicron olarak adlandırdı. Bilim insanlarının delta varyantından daha bulaşıcı ve tehlikeli olduğunu söyledi.
Omicron bir diğer adıyla nu varyantı, Dünya Sağlık Örgütü tarafından kaygı uyandıran varyantlar listesine eklenen beşinci varyant oldu.
Uzmanlar bu varyant içerisinde tam 32 farklı mutasyon tespit edildiğini açıklarken, bu virüsün corona virüsü aşılarına karşı daha dirençli olabileceğini duyurdu.
Bilim insanları, “Bu varyant şu ana kadar karşılaştıklarımız arasında en tehlikelisi olabilir” yorumunu yaparken şu ana kadar sadece 10 vaka tespit edildiği belirtildi. Üç farklı ülkede bulunduğunu açıklayan London College Üniversitesi’nde görevli bilim insanı Profesör François Balloux, “Bu varyant muhtemelen teşhis konulmayan bir AIDS hastasına bulaştıktan sonra mutasyona uğradı” dedi.
OMİCRON BELİRTİLERİ NELER?
Hafta sonu açıklamalarda bulunan ve ilk Omicron varyantı hastalarını tespit edip bunu üst mercilere aktaran Dr. Angelique Coetzee de, “Genelde olağandışı semptomlar görülüyor. Aşırı halsizlik gibi. Fakat vakaların hiçbirinde tat ve koku kaybı yok” dedi.
Güney Afrika’daki Ulusal Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü’nde görevli Dr. Wassila Jassat da, “Tshwane kentinde tespit edilen Omicron vakalarından hastaneye kaldırılanların yüzde 87’si aşı olmayanlar” dedi.
Öte yandan İngiliz The Guardian, Soweto kentindeki hastanenin yoğun bakım ünitesinin başkanı Rudo Mathivha’nın sözlerine de dikkat çekti. Mathivha, “Şu an Covid-19 hastalarında demografik bir değişim görüyoruz. Gençler yani 20’lerinden 30’larının sonundaki insanlar daha ağır olarak hastaneye geliyor ve yoğun bakıma alınıyor. Bunların yaklaşık yüzde 65’i aşısız. Geri kalanlar da tek doz aşılı” dedi. Fakat bu demografik farklılığın bir sebebinin gençlerde aşılanma oranlarının düşük olması olabileceği kaydedildi.
OMİCRON, DELTA VİRÜSÜNDEN DAHA BULAŞICI
Japonya Sağlık Bakanlığı’na danışmanlık da yapan Nishiura, Omicron varyantının şu an Dünya genelinde baskın virüs olan Delta varyantından 4.2 kat daha fazla bulaşıcı olduğunu duyurdu.
Araştırma sonuçlarını kamuoyu ile paylaşan bilim insanı, “Omicron varyantı daha çok insana bulaşıyor ve hem aşı hem de doğal yollarla oluşan bağışıklıktan daha çok kaçabiliyor” dedi.
DAHA ÖNCE İŞE YARAYAN METODU DENEDİLER
Nishiura’nın araştırması henüz bilimsel bir hakemli dergide yayınlanmazken, araştırmada kullanılan yöntem daha önce de denenmiş ve başarılı olmuştu. Aynı metodu deneyen bilim insanları Temmuz ayında hazırladıkları araştırmada Tokyo Olimpiyatları öncesinde Delta varyantının ülkede baskın virüs olacağını tespit etmiş ve bu durum öngörüldüğü gibi gerçekleşmişti.
Güney Afrika’da Omicron varyantının ortaya çıkmasından sonra günlük vakalar 20.000 seviyesine ulaşmıştı.
Dün, Pfizer ile BioNTech’in yaptığı açıklamada üçüncü doz corona virüsü aşısının Omicron varyantına karşı koruma sağladığını açıklasa da Japonya’dan gelen bu haber uluslararası kamuoyunda endişe yarattı.
OMİCRON VARYANTI TÜRKİYE’DE GÖRÜLDÜ MÜ?
Konu hakkında Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şu ifadeleri kullandı;
Omicron varyantı sebebiyle referans laboratuvarlarımızda gen sekanslama çalışmaları artırılmıştır. 17 bölge laboratuvarımızda elde edilen veriler, Ankara merkez referans laboratuvarımızda gen sekanslama yöntemi ile analiz edilmektedir. Şu ana kadar ülkemizde Omicron varyantına rastlanmamıştır. Bununla birlikte dünyada varyantın tespit edilmesini takiben ülkemizde hızla tedbir alınmış ve belirlenen ülkelerden doğrudan ya da temaslı yolcuların ülkemize giriş yapması geçici olarak durdurulmuştur. Şu an için yeni tedbirler alınmasını gerektiren bir durum yoktur. Süreç hassasiyetle izlenmektedir.
AŞILAR YENİ MUTASYONA KARŞI ETKİLİ Mİ?
Uğur Şahin ve Özlem Türeci’nin kurduğu BioNTech ile corona virüsü aşısı geliştiren Pfizer’ın CEO’su Dr. Albert Bourla, Omicron varyantına karşı önemli açıklamalarda bulundu.
Pfizer CEO’su Albert Bourla Çbugün yaptığı açıklamada, ön araştırmaların yeni Omicron varyantının şirketin BioNTech ile geliştirdiği aşı tarafından üretilen koruyucu antikorları zayıflatabileceğini göstermesinin ardından insanların beklenenden daha erken dördüncü bir Covid-19 aşısına ihtiyaç duyabileceğini söyledi.
İKİ DOZUN KORUMA KABİLİYETİNDE DÜŞÜŞ
Pfizer/BioNTech, dün, üçüncü bir aşının OmiCron varyantı ile mücadelede etkili olduğunu gösteren ilk laboratuvar çalışmasının sonuçlarını yayınladı. Buna göre, ilk iki doz aşı serisinin ise yeni varyanta karşı koruma kabiliyetinde düşüşe saptandı. Bununla birlikte, şirketler, iki dozlu serinin muhtemelen hala Omicron’dan kaynaklı ciddi şekilde hastalanmaya karşı koruma sağladığını söyledi.
Bourla, şirket tarafından yapılan bir ön çalışmanın, varyantın sentetik, laboratuvarda oluşturulmuş bir kopyasına dayandığını ve gerçek virüse karşı testlerden daha fazla veriye ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. Pfizer CEO’su, önümüzdeki iki hafta içinde, araştırmaların da sonuçlanmasıyla daha doğru sonuçlara ulaşılabileceğini söyledi.
‘DÖRDÜNCÜ BİR DOZA İHTİYACIMIZ OLACAK’
ABD merkezli iş ve ekonomi kanalı CNBC’ye konuşan Bourla, “Resmi verileri gördüğümüzde, Omicron’a karşı üçüncü dozun yeterli olup olmayacağını belirleyebileceğiz. Ancak bence dördüncü bir doza ihtiyacımız olacak,” dedi.,
Bourla daha önce üçüncü dozdan 12 ay sonra dördüncü bir atışa ihtiyaç duyulacağını ön gören bir açıklama yapmıştı.
Pfizer CEO’su şu anda en önemli şeyin kış mevsimi üçüncü dozları uygulamak olduğunu söyledi. Halk sağlığı yetkilileri, insanlar soğuktan kaçmak için iç mekanlarda daha fazla toplandıkça Covid enfeksiyonlarında ani bir artış konusunda endişeli.
Bourla, “Üçüncü bir dozun çok iyi koruma sağlayacağına inanıyorum,” dedi. Ayrıca Pfizer’in oral antiviral hapı Paxlovid gibi tedavilerin kış aylarında hastaneye yatışları önlemeye ve Covid’i kontrol etmeye yardımcı olacağını söyledi.
DÖS: BAZI KANITLAR VAR
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus düzenlediği basın toplantısında, “Omicron mutasyonu şu anda 57 ülkede tespit edildi ve bu sayının artmaya devam etmesini bekliyoruz. Omicron’un belirli özellikleri, salgının seyri üzerinde büyük bir etkisi olabileceğini düşündürmektedir. Bu etkinin tam olarak ne olacağını bilmek hala zor. Şimdilik diğer mutasyonlara göre kesin artış oranını ölçmek zor olsa da bulaşmada hızlı bir artışı görmeye başlıyoruz” ifadelerini kullandı.
Güney Afrika’da Omicron vaka sayısının hızla arttığını kaydeden Ghebreyesus “Omicron, Delta’nın bulaşımı çok düşük olduğunda tespit edildi. Bu nedenle Omicron’un Delta’yı geçip geçemeyeceğini anlamak için dünyada olup bitenleri dikkatle izlemek önemli olacaktır” dedi.
Ghebreyesus, Omicron’un neden olduğu hastalığın ciddiyeti ve semptomlarının daha net bir resminin oluşturulması için daha fazla ülkeyi DSÖ’nün sitesinde bulunan vaka raporlama formunu kullanarak Klinik Veri Platformuna daha fazla veri göndermeye çağırdı.
“EMİN OLMAK İÇİN HENÜZ ÇOK ERKEN”
Ghebreyesus, “Güney Afrika’dan gelen yeni veriler, Omicron ile yeniden enfeksiyon riskinin arttığını gösteriyor, ancak daha sağlam sonuçlar çıkarmak için daha fazla veriye ihtiyaç var. Omicron’un Delta’dan daha hafif şekilde hastalığa neden olduğuna dair bazı kanıtlar da var, ancak yine de emin olmak için henüz çok erken” dedi.
Omicron hakkında daha fazla bilgi edinmeye yardımcı olmak için DSÖ ile yakın bir şekilde çalışan Güney Afrika’daki bilim insanlarına bir kez daha teşekkür eden Ghebreyesus, önümüzdeki hafta Afrika Birliği ve Afrika Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri’nin ev sahipliğinde düzenlenen ve araştırmacıları bir araya getirecek olan Afrika’da Uluslararası Halk Sağlığı Konferansı’na katılmayı dört gözle beklediğini dile getirdi.
Ülkeleri “etkisiz” ve “ayrımcı” seyahat yasaklarından kaçınmaya çağıran Ghebreyesus “Fransa ve İsviçre’nin Güney Afrika ülkelerine yönelik seyahat yasaklarını kaldırmasından memnunum ve diğer ülkeleri de onların yolundan gitmeye çağırıyorum. Fransa ve İsviçre’ye teşekkür ederim” diye konuştu.
Omicron mutasyonunun tespit edilmesinin ardından birçok ülke sınırlarını Güney Afrika’ya kapatarak bütün uçuşları durdurmuştu.
70 ÜLKE SEYAHAT KISITLAMASI GETİRDİ
Öte yandan aralarında Türkiye’nin de olduğu çok sayıda ülke ise Omicron varyantının yayılımını engellemek için kısıtlama ve seyahat yasağı getirdi. Birçok ülke başta Güney Afrika olmak üzere Afrika’nın güneyindeki ülkelerle uçuşları askıya aldı.
Şu ana kadar resmi olarak açıklanan ve Omicron’un yayılmasını engellemek için önlem alan ülke ve bölgeler şöyle sıralanıyor: Angola, Arjantin, Avustralya, Avusturya, Bahreyn, Belçika, Brezilya, Bulgaristan, Kanada, Şili, Kolombiya, Hırvatistan, Küba, Çekya, Danimarka, Ekvador, Mısır, Estonya, Fiji, Finlandiya, Fransa, Almanya, Yunanistan, Guatemala, Hong Kong, Macaristan, Hindistan, Endonezya, İrlanda, İsrail, İtalya, Japonya, Ürdün, Kuveyt, Letonya, Litvanya, Lüksemburg, Malezya, Maldivler, Malta, Fas, Hollanda, Yeni Zelanda, Norveç, Umman, Pakistan, Paraguay, Filipinler, Polonya, Portekiz, Katar, Kıbrıs Rum Kesimi, Romanya, Rusya, Ruanda, Suudi Arabistan, Singapur, Slovakya, Slovenya, Güney Kore, İspanya, Sri Lanka, İsveç, İsviçre, Tayvan, Tayland, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri, ABD, Birleşik Krallık
“DSÖ BU GELİŞMEYİ SON DERECE CİDDİYE ALIYOR”
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, “DSÖ bu gelişmeyi son derece ciddiye alıyor ve her ülke aynısını yapmalı. Omicron hakkında her zaman daha fazla şey öğreniyoruz, ancak bulaşma, hastalığın şiddeti, testlerin ve aşıların etkinliği üzerindeki etkisi hakkında öğrenilecek daha çok şey var” diye konuştu.
Botsvana ve Güney Afrika’ya bu mutasyonu hızlı şekilde tespit ettikleri ve rapor ettikleri için teşekkür eden Ghebreyesus, bu ülkelerin şimdi başka ülkeler tarafından doğru şeyi yaptıkları için cezalandırılmaları konusunda endişelendiğini belirtti.
“SEYAHAT YASAKLARI, OMİCRON’UN YAYILMASINI ENGELLEMEYECEK”
Tüm ülkeleri Uluslararası Sağlık Tüzüğü uyarınca rasyonel, orantılı risk azaltma önlemleri almaya çağıran Ghebreyesus, “Bu, yolcuların seyahatten önce ve/veya varışta taranması ya da uluslararası yolculara karantina uygulanması gibi yeni mutasyonun yayılmasını geciktirmeye veya azaltmaya yönelik önlemleri içeriyor. Seyahat yasakları, Omicron’un uluslararası yayılmasını engellemeyecek ve yaşam, geçim kaynakları üzerinde ağır bir yük oluşturacaktır” dedi.
Omicron mutasyonunun tespit edilmesinden bu yana birçok ülke mutasyonun ülkelerine yayılmasını engellemek amacıyla sınırlarını bazı Afrika ülkelerine kapatma kararı almıştı.